Ana içeriğe atla

Sitemiz işleyişi için sadece bu siteye ait çerez kullanmaktadır. Üçüncü parti çerez kesinlikle kullanılmamaktadır.
Daha bilgi edinin.

Düşünce

Kutsal Kitap’a Göre Bilim, Teknoloji ve İnanç

Yayın Tarihi: 03.01.2014

  1. Teoloji ve bilim araştırma, açıklama ve düzenleme alanlarıdır.  İkisi de geçerli ve uygun bilgi kuramı alanları olarak tanımlanabilir.  Teoloji haklı olarak bilimin keşiflerini içerebilir ancak teolojinin tanımında genellikle bilim bulunmaz.  Genel ve özel vahiy birbirlerini tamamlarlar ama öncelik ve nihai yetki özel vahiydedir.  Teoloji ‘bilimlerin kralicesi’dir.
  2. Teoloji ve bilimin araştırma metotları birbirlerine benzer.  İkisi tümevarım ve tümdengelim yöntemleri kullanır, ikisi de veri toplayarak anlam verecek düzenli bir hale getirir,  Ayrıca ikisinin de tanınması gereken ve varlığının kabul edilmesi gereken varsayımları vardır.
  3. Bilim, bir Hristiyan’ın bakış açısından, genel vahyinin incelenip anlaşılmasından sonra bulguları düzenli bir hale sunulmasıdır.  Teoloji metodunda bilimin rolü Kutsal Kitap’ın yorumlanmasından sonra yer alır.  Genel vahiy bir insanın sistematik teolojisinde yer almalı.
  4. Bilim ve araştırma Tanrı’nın benzeyişi olan insanlar için uygundur.  İnsan Tanrı’nın temsilcisi ve dünyayı yönetmek için O’nun görevlisi.  Tanrı’nın verdiği ‘egemen ol’ buyruğu daha iyi yerine getirebilmek için dünyayı iyi bir şekilde anlamak gerekir.  O yüzden bilimi öğrenmek gereklidir.
  5. Bilimde nihai ve mutlak yetki yoktur, hatta onun belli sınırları da var.  Bilim adamları bunları anlamaması ya da kabul etmemesi bu gerçeği değiştirmez.
  6. Bilim varsayımsız bir bilgi dalı değil;  yani bilim tarafsız değildir.  Bilim adamları kendi işini verimli bir şekilde yapabilmek için bu varsayımları kabul etmeli yoksa sonuçlar olmayacak.   Bu varsayımların dayanağı felsefi, bilimsel değil.  Bu varsayımlardan birkaçı şunlardır:  mantık kuralları, duyuların çalışmasının güvenilirliği ve doğanın kuralların tutarlılığıdır.
  7. Bilim insanlık için hem bereket hem de lanet oldu.  Bir bereket oldu çünkü bilim aslında Tanrı’nın sağladığı ortak lütfunun bir parçasıdır, Tanrı’nın benzeyişinin işlerinden biridir (örneğin ilaçlar, bilgisayarlar, iletişim araçları).  Lanettir çünkü bilim özerk ve Tanrı’nın sözünden bağımsız olarak davranmak isteyen insanın günah ve isyanlarının bir ifadesi olabilmektedir (nükleer silahları vb.).
  8. Bilim asla 100% kesinliğe ulaşamaz;  veriyi açıklayacak başka teoriler olabilir.  Bilim veri açıklamak için sadece doğal süreçlerini kullanamaz;  eğer doğaüstü bir açıklama mümkünse bilim buna izin vermeli. Doğaüstü açıklamaları reddetmek bilimsel değil, felsefi bir adımdır.
  9. Bilim adamları için veri ne kadar önemliyse salt veri sonuca götürmez.   En iyi açıklama en basit, en tutarlı ve en kapsamlı açıklamadır.
  10. Teknoloji de Tanrı’nın benzeyişi olan insanın bir keşfi, egemen olma görevinin ve Tanrı’nın ortak lütfunun bir ifadesidir.   Teknolojinin işlevi hayatı daha verimli kılar ve kolaylaştırır.
  11. İmanlılar her zaman dünyanın en iyi teknolojisine sahip veya onu kullanmakta uzman olması gerekmez.
  12. İmanlı bilim ve teknoloji konusunda sağlam bir ahlaka sahip olmalı. Teknoloji günah işlemeyi kolaylaştırabilir, gizleyebilir ya da daha uzun bir zaman günahın etkisini güçlendirebilir.   Mesela teknoloji (örneğin internet) cinsel ahlaksızlığı veya materyalizmi çoğaltabilir, kolaylaştırabilir.  Teknoloji insanı aptallaştırabilir (görseli yorumlamak metni yorumlamaktan daha kolay).
  13. Teknolojiyi kullanırken ya da düşünürken istenmeyen sonuçlar göz önünde bulundurmalıdır.  İnsanların Tanrı’yla, başka insanlarla ve doğayla ilişkisi var;  bu ilişkiler Tanrı’nın yaratılış amaçlarından biridir.   Teknoloji ise insanı pasif hale getirebilir;   mesela insanlarla ilişkiler artık suni ilişkilere dönüşür.  Sanal ilişkilerde iniş çıkış, zorluk yoktur.  Teknoloji suni bir ‘cennet’ sağladığını iddia eder ama gerçekçi değil.
  14. Kullanış yarar belirlemez.  Yani bir teknoloji açık ve net ‘Hıristiyan amaçlı kullanışı’ olmadan hala yararlı olabilir.
  15. Teknoloji aslında zamanı ve parayı çarçur edebilir.  Gerçi ikisi de Tanrı’nın sağladığı armağanlardır
  16. Teknoloji ‘iyi ayarlanması’ gerekir, yani insanın doğasına ve amacına uygun olmalı.  İnsanlar belli amaçlar için yaratılmıştır ve teknoloji bu amaca ulaşmak için yararlıysa, kullanılabilir.  Yararlı değilse, bekli kullanılmamak yeğdir.
  17. Teknoloji ölüm ve hastalık ve çürümeyi ortadan kaldıramaz.  Bilim ve teknoloji belki hastalığı/ölümü biraz yavaşlatabilir ve o yüzden belki bir yarar sağlar.    Ancak insanın hayata gerçekçi bir bakış açısını değiştirirse (mesela Vaiz kitapçığı) o zaman o teknoloji reddedilmelidir.
  18. İmanlılar belli bilimsel gerçeklerin Kutsal Kitap ayetlerini desteklediğini düşünmemelidir.  Aynı şekilde Kutsal Kitap’ın bilme karşı değildir.  Yar 1-2 tarihsel bir anlatı ama hem bilimsel hem de teolojik gerçekleri taşıyor.  Kutsal Kitap’ta bilim bulmak ya da bilimin gerçeklerini kanıtlamak için ayetleri taramak ne bilime ne de Kutsal Kitap’a sağlıklı bir bakıştır.  Her iki alanın kendi gerçekleri ve yöntemleri var, her biri ötekinden bağımsız olarak işlenebilir.  Ancak eninde sonunda ikisinin sonuçları Kutsal Kitap’ın süzgecinden geçirilmelidir.
  19. Tanrı’nın yaratılışını etüt etmenin sonucu Tanrı’yı yüceltmek ve O’nu daha sevmek olmalı.   Kutsal Kitap’a göre dünyadaki düzen ve güzellik Tanrı’nın öz güzelliğini yansıtır.  Bilimi etüt etmek o zaman Tanrı’ya itaattir. 
  20. Seküler ideoloji Tanrı’yı bilimden çıkar.  Bu çıkarma aslında bilimin anlamını boşa çıkar ama çoğu kişi bunu anlamaz ya da onun için fark etmez.  İmanlı hem yaşam hem de bilimi iki gerçeğin ışığında değerlendirmeli:   Tanrı vardır, sessiz değildir.
  21. İmanlılar dahil herkesin bilimi değerlendirme hakkı var.  Bilim doğru dürüst bir şekilde doğayı yorumluyor mu?  Yoksa gizli varsayımlar sonuçları olumsuz bir şekilde etkiledi ya da yönlendirdi mi?  Günah bilim adamlarını etkiler.  Bu etkiler arasında veriyi çarpıtmak, her zaman doğru olmak istemek, popüler veya saygın olmak isteği sayılabilir.
  22. Evrim felsefesi doğacılıktır.  O felsefe yaşamın anlamını ve başlangıcını keşfetmeye çalışıyor.  Nihai olarak bu felsefe sadece doğal süreçlerine dayanır;  bu süreçlerin dışında bir şey ya da kimse süreçlerini yönlendiremez.  Evrimin aslında birkaç yerinde sorunu var, hem bilimsel hem de felsefi alanlarda.  Mesela hücrelerde bilgi korunması ve başka nesillere doğru bir şekilde aktarması, termodinamik kurallarla yaratılışın ilk ortamının sürdürülmesi, evrim şu anda düşünüldüğü gibi devam etmemesi, vs.

Kaynakça

“Interview with Vern Poythress about the Book Redeeming Science”, Frame & Poythress, http://www.frame-poythress.org/poythress_articles/2006InterviewOnRedeemingScience.htm > (2 Ocak 2013 tarihinde erişilmiştir).

Alister E. McGrath, Science and Religion: An Introduction, (Blackwell Publishing, Ltd, 1999).

Del Ratsch, Science and Its Limits (2nd edition), (Downers Grove, Illinois: InterVarsity Press, 2000).

JP Moreland, Christianity and the Nature of Science: A Philosophical Investigation(Grand Rapids, Michigan: Baker Books, 1989). 

Bu makale ilk olarak Miras, 5. Sayıda (Mayıs/Haziran 2013) yayımlanmıştır.

İlk yayınlama: e-manet Sayı 34 (Ocak - Mart 2014), s. 5–6.