Ana içeriğe atla

Sitemiz işleyişi için sadece bu siteye ait çerez kullanmaktadır. Üçüncü parti çerez kesinlikle kullanılmamaktadır.
Daha bilgi edinin.

Hizmet

Çocuk Hizmetleri

Çocuklarımızın Tanrı’nın Yüceliğini Görmelerine Yardım Etmek

Yayın Tarihi: 01.04.2003

İçinde hizmet ettiğimiz toplulukta çocuk ve gençlere hizmetimizle nasıl ulaşabiliriz? Onları tanımak, onlarla konuşmak ve oynamak için zaman ayırmak, vaazlarda onları da içeren örnekler kullanmak gibi temellerin dışında en önemli görevimiz  ana babaları Tanrı’nın onlara verdiği, çocuklarına çobanlık etme çağrısında eğitmektir. Tanrı önderlerini değil ana babaları asıl çobanlar yapmıştır (Yas. 6:1-9). Eğer Tanrı’nın yollarının kuşaktan kuşağa aktarıldığını görmek istiyorsak, güçlü yuvanın ve ailenin önemini abartmak olası değildir. Eski Antlaşma’daki en üzücü parçalardan birisi Hakimler kitabında bulunur  (2:10-15). Kenan diyarının ele geçirilmesinin ardından gelen kuşak yani yalnızca bir kuşak sonrası Rab’bi tanımıyordu: “RAB’bi  tanımayan ve O’nun İsrail için yaptıklarını bilmeyen bir kuşak yetişti” (10. ayet).

Eğer Tanrı’nın yollarının kuşaktan kuşağa aktarıldığını görmek istiyorsak, güçlü yuvanın ve ailenin önemini abartmak olası değildir.

Peki İsrail’e ne olmuştu?  Nasıl olurdu da RAB’bi ve O’nun yaptıklarını bilmeyen bir kuşak yetişebilirdi? Tanrı’nın vaatlerine bağlılığının öyküsü ve kurtarışının yüceliğini bilmemek? Manı, bıldırcını, kayalardan çıkan suyu, Kızıldeniz’i geçmelerini, çölde dolaşmakta olan kuşağın ömrü boynca Tanrı’nın kendi antlaşmasına bağlı kaldığını bilmeyen bir kuşak nasıl olabilirdi? Nerede başarısız olmuşlardı?

Bu öncelikle evdeki bir başarısızlıktı; Mezmur 145’in ana babalara uygulamaları için verdiği “yaptıkların  kuşaktan kuşağa şükranla anılacak” çağrısını kuşaklara geçirme başarısızlığıydı.

Çocukların hepsi tapınır. Onlar Tanrı’nın benzeyişinde yaratılmışlardır ve iç varlıkları yaşayan Tanrı’yla ilişki kurmak üzere tasarlanmıştır. Bunu Romalılar 1’de okuyoruz: “Tanrı’ya ilişkin bilinen ne varsa, gözlerinin önündedir; Tanrı hepsini gözlerinin önüne sermiştir. Tanrı’nın görünmeyen nitelikleri –sonsuz gücü ve Tanrılığı– dünya yaratılalı beri O’nun yaptıklarıyla  anlaşılmakta, açıkça görülmektedir.” (Rom. 1:19-20).

Tanrı tarafından tapınmak üzere yaratılan canlılar, bütün harikaları yarattıklarında açıkça gözler önüne serilen yaratılışın Tanrısı’na tapınmazsa ne olur? Onlar tapınmayan kişiler haline gelmezler; yine tapınırlar ama Tanrı’dan başka bir varlığa tapınıp kulluk ederler. Bundan  Romalılar 1:21-23, 25 ayetlerinde söz edilir. Bir yer değiştirme yaparlar. Tanrı’nın yüceliği yerine yaratılmış şeylere tapınmayı koyarlar. İnsanlar hayran bırakılmaya bayılırlar. Bizler eşsiz olarak tapınmak için yaratıldık. Eğer Tanrı’ya tapınmayacaksak, ondan daha aşağı bir nesne bulur, yine de tapınırız. İşte tam da bu nedenle televizyonda spor izlemeye bayılırız. Bizi çeken, biz sıradan ölümlülerin asla başaramayacağı inanılmaz yiğitlikleri yapmalarını izlemenin büyüsüdür. Bu nedenle şöhret pohpohlanır.

Çocuklar içgüdüsel ve kaçınılmaz olarak tapınmaya eğilimlidir. 

Bu, çocuklar için de geçerlidir. Onlar içgüdüsel ve kaçınılmaz olarak tapınmaya eğilimlidir. Tanrı’nın benzeyişinde yaratılmışlardır. Hayran bırakılmak üzere tasarlanmışlardır.  Her yerlerinde tapınma alıcıları vardır. Muhteşem şeyleri seyretmeye ve hayranlık duymaya bayılırlar. Her gün hayran olacakları şeyleri keşfetmek üzere yola çıkarlar.

Bir kilise önderi ya da öğretmen olarak hizmet ettiğiniz kişiler doğal olarak tapınan kişilerdir.  Ya Tanrı’ya hayran olacaklar ya da Tanrı’nın yerine putlara tapınıp onlara kulluk edeceklerdir. Putlar küçük nesneler değil, çok daha sinsidirler.  Onlar yüreğin putlarıdır ve çok küçük yaşlardan başlayarak çocuklarımız bizi izlerler ve her şeyden çok neye değer verdiğimizi (kişisel başarı, insandan gelen övgü, mal mülk,  ev,  keyif, yiyecek, giysi vb.) anlarlar. Bu gibi putlar hiçbir zaman doyum sağlamazlar.  Dahası, C. S. Lewis “putlar her zaman kendilerine tapanların kalplerini kırar” demiştir. Yoksa ana babalar çocuklarına Tanrı’ya tapınmanın coşkusu, yüceliği ve bunun verdiği hoşnutluğu mu örneklerler? Hizmet ettiğiniz insanların çocuklarıyla ilgili olarak aldıkları en büyük çağrı, içgüdüsel ve zorlayıcı bir şekilde tapınmaya yönelik olan çocuklarına Tanrı’nın iyiliğini ve harikalarını sunmaktır.  İnsan ırkı için yaratılan en derin ve esaslı sevinç, gerçek Tanrı’yı tanımanın getirdiği sevinç ve hoşnutluktur  (Mez. 4:6-7; 16:11; 27:1-6; 36:5-9; 63:1-5; 73:25-26; 81:8-10,16; 96:1-3).

Biz hizmetkarların ve hizmet ettiğimiz ana babaların en önemli çağrısı 145. Mezmur’da tanımlanmıştır. Aç olan ve canlarının susuzluğunu binlerce değişik yerden gidermeye çalışan çocuklarla karşılıklı ilişki kurarken en önemli görevimiz onlara Tanrı’nın görkemli büyüklüğünü sunmaktır. “Çocuklar, işte siz bu Tanrı için yaratıldınız. Bütün anlam ve doyum arayışlarınız O’nda son bulmak üzere tasarlanmıştır.” Hizmet ettiğimiz insanlara Mesih’le doymalarını ve O’nun eşsiz değerinin tadını çıkarmalarını öğretmeliyiz. O zaman onlar da içten ve kaçınılmaz olarak tapınan çocuklarına, “Gerçeğin yerine bir yalanı koymayın. Yaratılan hiçbir şeye değil, Yaratıcı’ya tapının ve O’na kulluk edin” mesajını iletirler.

Çocuklar, işte siz bu Tanrı için yaratıldınız. Bütün anlam ve doyum arayışlarınız O’nda son bulmak üzere tasarlanmıştır.

Bizler hizmet ettiğimiz insanlara tapınmaya eğilimli olan çocuklarının önünde, tapınmanın nesnesi olabilecek tek ve yegane, aşkın ve doğru Olan, üçlü birlik Tanrısı’nı tutmalarına yardımcı olmalıyız.  Matta 13:44’deki Tanrı’nın Egemenliği benzetmesi bunu çok güzel bir biçimde örnekler: bir tarlada saklı bulunan hazinenin bulunması gibi, Tanrı’yı tanımanın aşkın sevinci başka her türlü sevinçten daha ağır basar. Ya da peygamberin sorduğu gibi:  “Paranız neden ekmek olmayana, emeğinizi doyurmayana harcıyorsunuz? Beni iyi dinleyin ki, iyi olanı yiyesiniz, bolluğun tadını çıkarasınız” (Yşa. 55:2)

Uygulama: Bu neden bu kadar önemlidir?

  1. Bizler varoluşumuzun  gerçekleri ya da koşullarıyla yaşamıyoruz. Bizler o gerçekleri nasıl yorumladığımızla yaşıyoruz. Tanrı ile ilişkili olarak ne yaptığımız bizim yorumumuzu belirleyecektir:  Eğer çocuklar Görkemli RAB’be hayran olmazlarsa, yaşamlarını doğru şekilde yorumlayamazlar. Ve tüm yorumların dayandığı ana gerçek, Kutsal Kitap’ın tanıttığı Tanrı’nın var olduğu ile onun nasıl ve ne kadar yüce bir varlık olduğudur.
  2. Hizmet ettiğimiz ana babaların üzücü bir sıklıkla örnekleriyle, tutumlarıyla, sözleriyle ve eylemleriyle putları beslemektedirler. Neyi övmekteler? Neye odaklanırlar? Çocuklarına gösterdikleri ilgi çocukların okul, spor veya müzikteki başarıları ile sınırlı mıdır? Acaba çocuklar ana babalarının son derece insani hırslarını tatmin ettikleri sürece değer kazandıklarını mı hissetmekteler? Bunlardansa ana babaları, hiç çekinmeden, coşkuyla Tanrı’dan haz alarak gerçek tapınmayı örneklemelilerdir. Biz bunu teşvik etmeliyiz! Maurice Roberts şöyle demiştir:

    Coşkunluk ve keyif alma bir inanlının ruhsal hayatı için vazgeçilmezdir: kutsallıkta ilerlememizi sağlar. Bizler ruhsal heyecan olmaksızın yaşamak üzere yaratılmadık. Eğer bir Hıristiyan uzun süre yüreği ateşsiz kalırsa, kısa zamanda doyumu gerektiği gibi Tanrı’nın Ruhu’nda değil, dünyasal şeylerde bulmak isteyecektir. İnsanın canı, doğası itibarıyla, doyumu kendisi dışındaki kaynaklardan şiddetle arar ve ruhsal sevinçlere ulaşamadığında  dünyasal sevinçlere sarılacaktır. Eğer inanlı uzun süre kendisini  Mesih’in sevgisinden ve Kurtarıcı’nın hisse-dilen rahatlığından tad almaktan  mahrum ederse ruhsal bir tehlike içinde demektir.  Mesih yüreğimizi tama-mıyla tatmin etmedikçe, canlarımız  sessizce başka aşkların arayışına kapılacaktır.1

  3. Sahip olmadıklarınızı veremezsiniz. Bizler vaaz kürsülerimizde, çalışma odalarımızda ve evlerimizdeyken gözleri Tanrı’yla kamışmış, O’nun yüceliğine hayran kişiler olmalıyız. Nasıl ki, su ile dopdolu bir süngerle ıslanmadan temas etmek mümkün değilse, biz Tanrı hayranlığıyla öylesine dolu olalım ki, çocuklarımız bizimle temas ettiklerinde O’nunla da karşılaşmış olsunlar. Tanrı yüceliğinin bilgisi ışığını mı yansıtıyoruz? (bkz. 2Ko. 4:6.)  Rab’bin yüceliğini görerek yücelik üzerine yücelikle ona benzer olmak  üzere değiştiriliyor muyuz? (bkz. 2Ko. 3:18.)  Hem biz, hem de kiliselerimizdeki ana babalar bizi kurtarmış Olan’ın güzelliğine öylesine hayran olalım ki çocuklarımız Tanrı’nın yüceliğini görebilsinler.

  • 1Maurice Roberts, The Thought of God (Carlisle, Pennsylvania: The Banner of Truth Trust, 1994), s. 57-58)

Kaynak: Ted Tripp, “Helping Our Children to See the Glory of God”, Reformation Today (No. 188, Temmuz-Ağustos 2002), s. 4-6. İzin ile kullanılmıştır.

İlk yayınlama: e-manet Sayı 2 (Nisan - Haziran 2003), s. 11–12.