Tanrı neden sevgidir? Çünkü Üçtebir olandır.
Neden kurtulabiliyoruz? Çünkü Tanrı Üçtebir olandır.
Hristiyan yaşamı nasıl sürdürebiliriz? Üçtebir olan Tanrı aracılığıyla.
Hristiyanlığın temeli ahlaklı olmak değildir, tek gerçek Tanrı’yı tanımaktır. Eğer Tanrı’yı sevecek, O’na tapınacak, itaat edip güveneceksek, Tanrı’yı kendini açıkladığı gibi tanımalıyız. Eğer Tanrı’yı gerçekte olduğu gibi tanımıyorsak yanlış Tanrı’ya, puta tapınırız. Ve Tanrı’yı tanımamız için kendiyle ilgili Sözü’nde ne açıkladığını bilmemiz gerekir.
Tanrımız sırf Üçtebir olan olduğu için sevgidir. “Eğer Tanrı sadece tek kişi olsaydı, doğalında seven olamazdı, çünkü ezelden ebede (yaratılıştan önce) sevecek kimsesi olmazdı.”1 Ya da tek kişi olarak sevgisi için bir obje yaratmak zorunda kalırdı ve böylece Tanrı yaratılışa bağımlı hale gelirdi. Tanrı’nın üçtebir olması zorunludur ve üçtebirliği sevgisinin güzelliğini sergiler.
Reeves Üçlübirlik’in ilişkisinin güzel bir resmini çizer. Baba Oğlu’na duyduğu sevgisini beyan eder; Oğul Baba’yı sever ve O’nun isteğini yerine getirmekten hoşnut olur (Mat. 3:17). Ruh, Baba’nın Oğlu’nu sevdiği, kutsadığı ve güçlendirdiği aracıdır. Baba, Oğul ve Ruh ayrılardır ama birbirlerinden tümüyle ayırılamazlar. Birlikte ve beraber olan kişilerdir. Tanrı’nın eylemleri (yaratılış, kurtuluş, yargı) bu üçte bir olanın üç üyesiyle birden gerçekleştirir. Her zaman birliktelerdir ve böylece her zaman birlikte çalışırlar.2 İmanlılar olarak eğilimimiz sıklıkla Üçlübirlik’in bir üyesini vurgulamaya yöneliktir. Bunu yaparak Üçlübirlik’in gerçeğini ve güzelliğini yitiririz.
Tanrı kendini ilk ve en önce yaratıcı veya hükümdar olarak değil, Baba olarak açıklamıştır. Baba, yaşam verendir. “Tanrı aramızda sevgisini böyle gösterdi: Tek ve biricik Oğlu’nu gönderdi… O halde Baba olmak demek, sevmek, yaşamını feda etmek, Oğul’u göndermek demektir.”3 Tanrı yaptığı her şeyi, seven Baba olarak yapar. Baba olarak yaratır ve Baba olarak hükmeder.
Yaratılış
Sorduğumuz en derin sorulardan biri, “Eğer Tanrı kendine yeterliyse neden yaratır?” sorusudur. Reeves şöyle yanıt verecektir: “Üçlübirlik arasındaki sevgiyi başkalarıyla paylaşmak için.” Tanrı dünyayı sevgisinden, cömertliğinden ve fedakârlığından ötürü yarattı. Her şeyde olduğu gibi yaratılışta da Üçlübirlik birlikte çalıştı. Baba Oğlu (Kol. 1:16) ve Ruhu (Yar. 1:2) aracılığıyla her şeyi yarattı. Yaratılış Baba’nın Oğlu’na armağanıdır (Kol. 1:16). Yaşam vermek her zaman Kutsal Ruh’un işidir (Mez. 104:30).
Kurtuluş
Seven bir Tanrı’nın benzeyişinde yaratılarak, Tanrı’yı ve birbirimizi sevmek üzere yaratıldık4 (Mat. 22:37-40). Havva’nın günahı bir kural ihlal etmesi değildi, sevgisini başkasına vermesiydi. Tanrı için duyduğu sevgiyle değil, kendisi için duyduğu sevgiyle hareket etti, kendisi için bilgelik kazanmak adına. Ama çarmıhta “Kendini vermekten hoşnut olan” bir Tanrı görüyoruz.5 Reeves, sevginin kurtuluşumuz için kilit motivasyon olduğunu söyleyecektir (1Yu. 4:7-11). Kutsal Yazılar, Tanrı’nın adaletinin bir başka güçlü motivasyon olduğunu göstermektedir (Rom. 3:21-31). Baba Oğul’u gönderdi, çünkü Oğul’u sever. Bu sevgiyi ve paydaşlığı paylaşmak istedi; böylece Baba’nın dünya için duyduğu sevgi Oğlu’na duyduğu sevgiden kaynaklanır.6 Ve iman eden bizler bu doluluğa ve sevgiye ortak oluruz (Rom. 5:5). Baba’ya ve diğerlerine yönelik (1Yu. 3:16; 4:7) bu sevgiyi yansıtmak için Ruh tarafından Mesih’te (Rom. 8:11) diriltiliriz. Kurtuluşta Tanrı’ya ait olanlar olarak, Babamız Tanrı’yla, kardeşimiz Oğul’la ve teselli vericimiz Ruh’la paydaşlık kurarız.
Hristiyan yaşamı sürmek
Ruh aracılığıyla, Baba’yı en çok hoşnut edenden zevk alırız: Oğul’dan. Ruh bizi aydınlatır, öyle ki Mesih’in güzelliğini, görkemini ve iyiliğini görebilelim. Bizim için hedefi, Oğul’u tanımamız ve O’nun gibi olmamızdır (Yu. 16:13, 14). Ruh bizim kendimize duyduğumuz sevgiyi kırar; Baba ve Oğul’u sevmemize, Baba ve Oğul’un sevgisinden hoşnut kalmamıza yardım eder. Sevgi ilk olarak Üçlübirlik’te başlar, bize ulaşır ve daha sonra bizim ötemize uzanır. Üçlübirlik başkalarını sevmemizin temelidir! Başkalarını sevme zorluğu çekiyorsak, Tanrı’nın bizim için ve Oğlu için duyduğu sevgiyi anlayamıyoruz demektir.
Üçtebir olan Tanrı’da farklılık içinde kutlanan bir birlik bulunmaktadır. Bu farklılık içindeki birlik, normalde toplumsal bariyerlerle ayrılan insanları kilisede uzlaşmaya ve birliğe yönlendirir (bkz. Gal. 3:28; Kol. 3:11). Bizden farklı olanlara değer vermemize yardım eder ve başkalarına saygı duymaya yönlendirir. İyi bir evlilik, farklılık içindeki birliğin Tanrı halkı arasında nasıl işlediğinin en açık örneğidir. Üçtebir olan Tanrı’yı tanımak, bu dünyadaki yaşamı zengin ve dolu kılar.
Üçlübirlik bir gizemdir. Tüm Hristiyan inancının merkezidir. Diğer tüm Hristiyan öğretilerini şekillendiren ve güzelleştiren gerçektir. Hristiyan yaşamının pilot kabinidir.7 Bu konuda ve bu düşünce hakkında isyan edebiliriz, gizem olan bir şeyi Hristiyan yaşamımızın merkezine koymak istemeyebiliriz. Ama eğer Üçlübirlik’i araştırmayı ve üzerine derinlemesine düşünmeyi reddedersek, sonucunda Tanrı’yı hiç anlamamış oluruz. Tanrı’yı tanımak, O’nun olmasını istediğimiz veya inandığımız şekilde değil, O’nu olduğu gibi tanımaktır. Ve O Üçlübirlik’tir.