Ana içeriğe atla

Sitemiz işleyişi için sadece bu siteye ait çerez kullanmaktadır. Üçüncü parti çerez kesinlikle kullanılmamaktadır.
Daha bilgi edinin.

Li-derkenar

Limitsiz

Yayın Tarihi: 24.05.2013

Beyin gücümüzün sadece yüzde yirmisinden yararlandığımızı söylerler.

Geçenlerde Limitsiz adlı bir film izledim. Filmde, yazma girişimleri sekteye uğrayan bir romancı esrarengiz, illegal bir hap sayesinde beyninin yüzde yüzünü kullanmaya başlar.

Romanını dört günde bitirir, çabucak yabancı diller öğrenir, matematikten tam anladığı için borsada yatırım yaparak zengin olur. Beceriksizin teki olduğu için onu terk eden eski sevgilisi de geri döner.

“Mutlu son” hemen demeyin ama...

Çünkü hap bağımlılık yapar, unutkanlık yapar (günlerce çılgınca eğlenmiş, belki de biri öldürmüş ama neler yaptığından emin olamamıştır), sağlığını bozar, öldürmek üzere peşine düşen düşmanlar kazandırır ve daha neler!

İnsan olmak sınırlı olmak demekmiş...

Günah yüzünden “yozlaşmaya köle” olan bir dünyada yaşıyoruz (Rom. 8:20). İnsanlar içlerinde, etraflarında ve (önemlisi) aralarında günahın getirdiği limitlerle uğraşıp dururlar.

İnsanlar içlerinde, etraflarında ve (önemlisi) aralarında günahın getirdiği limitlerle uğraşıp dururlar.

Ama bir konuda insanlar âdeta limitsizdir: Öç ve affetmezlik. Kendini savunur, başkalarını suçlar. Nesillerce süren kan davaları, yıllarca küs kalan eski dostlar, daha bu geçtiğimiz haftada ufak sebeplerden dolayı bozulan ilişkiler, insanoğlunun bu konudaki “limitsizliği”ne tanıktır!

Yaratılış kitabının 4. bölümünde Kayin kardeşi Habil’i kıskandı. Neden kıskandı? Çünkü kardeşi ve sunusu Rab’be daha makbul oldu. Kayin öfkelendi, hile yaptı ve kardeşini katletti. (Rab’be makbul olmak için yarışan birine göre bu pek akıllıca bir davranış sayılmazdı sanırım!)

Ceza olarak Kayin Rab’bin huzurundan kovuldu. Kendini bu durumda savunmasız gören Kayin, “Kim bulsa öldürecek beni” diye yakınır.

Merhametli Rab (belki şiddet ve intikamın yayılmasını önlemek için) Kayin’e şu sözü verir: “Seni kim öldürürse, ondan yedi kez öç alınacak” (Yar. 4:15). Bazı bilginlere göre, Kutsal Kitap’ta yedi sayısı “tamlık” temsil eder, dolayısıyla bunun muhtemel anlamı, Kayin’i öldüren kişiden tam anlamıyla intikam alınacağıdır.

Rab’bin güvenli huzurundan uzak düşen Kayin ve soyu, kendilerini avutmak için bir medeniyet kurdu (bkz. Yar. 4:16-24). Bu medeniyette hayvancılık, sanayi ve sanat vardı. Küstahlık, şiddet ve intikam da vardı! Lemek adlı biri ona saldıran bir kişiyi öldürdükten sonra ailesine şöyle seslendi: “Kayin’in yedi kez öcü alınacaksa, Lemek’in yetmiş yedi kez öcü alınmalı” (Yar. 4:24, vurgu eklenmiştir).

Atası Kayin’in “önce ben” ilkesini geliştiren Lemek ne diyor? Biri bana zarar verirse ondan sınırsız intikam alınmalıdır!

Günaha tutsak insan için bu gayet doğal bir tepkidir: limitsiz affetmezlik ve öç. İnsanları ve ilişkilerini köhneleştiren eski yaratılış, kendiliğinden işleyen bir makine gibidir.

Buraya kadar yazdıklarım belki sizi neredeyse bunalıma sokacak etki bırakmıştır. Girmeyin ama bunalıma!

İnsanları ve ilişkilerini köhneleştiren eski yaratılış, kendiliğinden işleyen bir makine gibidir.

Çünkü Mesih dirilişiyle eski yaradılışı köhneleştiren makinanın çarkını ters çevirdi, yeni yaradılışın başlamasını sağladı. Dirilişin kudretiyle artık günaha tutsak değiliz.

İsa Lemek’in sınırsız intikam ilkesini sınırsız bağışlamaya çevirdi. Nitekim Petrus İsa’ya gelip, “Ya Rab... Kardeşim bana karşı kaç kez günah işlerse onu bağışlamalıyım? Yedi kez mi?” dediğinde İsa, “Yedi kez değil... Yetmiş kere yedi kez derim sana” diye cevap verdi (Mat. 18:21-22).

“Ama bağışlamak zor. Her zaman bağışlamayabilirim” demeyin. Bu özgürlük bize İsa’nın kanı pahasına satın alındı.

Bir tutsağa, “Gidebilirsin artık” denirse, “Hücremi tercih ederim” der mi?

Bir gence, “Sesin inanılmaz güzel, sende Tanrı vergisi var!” denirse, “Şarkı söylemeye razı değilim” der mi?

Sizi üzen, kıran bir kardeş var mı? Rab size merhamet ettiği gibi, siz de merhametli olun, bağışlayın. Tanrı bağışlama kudretini size verecektir.

Bağışlayın bir defa. Tekrar da. Ve tekrar da...

Artık limitsiziz!

  • Telif Hakları © 2013
  • Chuck Faroe
  • Tüm Hakları saklıdır. İzin ile kullanıldı.
İlk yayınlama: e-manet Sayı 31 (Nisan - Haziran 2013), s. 3–4.