İsa öğrencisi olmanın –başkalarını İsa’nın öğrencileri olarak yetiştirmenin de– hayati bir zorluğu vardır: Tanrı’nın egemenliğini yanlış algılamaya eğilimliyiz. Bu sorun Matta’nın anlattığı İsa öyküsünün temelinde yatar. Bu makale dizisinde Matta’nın işlediği bu ruhsal algı bozukluğumuz ve Tanrı’nın Egemenliği’ni ıskalama eğilimimize bakmak istiyorum. Bu konuyla alakalı olarak dört soruya bakacağım: (1) Matta’ya göre, Tanrı’nın egemenliğini doğru algılamakta neden güçlük çekeriz? (2) Matta, Onikiler’in tasviriyle hangi eğitici amaçları gütmektedir? (3) Mesih imanlısının zihniyeti nasıl biçimlenir? ve (4) Bu konular Türkiye’deki Protestan kilisesi ve öğrenci yetiştirme görevi için nasıl bir önem taşıyabilir? Ama bu sorulara bakmadan önce, Matta İncili’ne neden “Matta’nın İsa öyküsü” dediğimi anlatmalıyım.