Bu sayfa yazdırılamaz.
Li-derkenar
Li-derkenar: Farklı Olmanın Tadı
Haber programlarında önemli olaylar güvenilir bir biçimde aktarılarak yorumlanmalıdır. Ama seyirci eğlendirilmek isteyince haberler magazinleştirilir. Gerçek olaylar yeteri kadar heyecan verici olmayınca da “mankenlik” haberlere başvurulur. Seyirciler masalları gerçeğe tercih ederse haber programlarının yapımcıları ne yapsınlar? Seyirci velinimet değil midir? Fakat bu işin ilginç bir yanı var: Haberler magazinleştikçe reyting artar ama saygınlık düşer. Popüler olmak her zaman inanılır olmak anlamına gelmez. Medyadaki bu gelişmeler bizi hangi açıdan ilgilendirebilir? Öğrenmek için okumaya devam edin.
Düşünce
Teolojik Yöntem: Teoloji Üretmenin Gerçekten Bir Yöntemi Var
Kutsal Kitap’ı okuyan her kişi bir teologdur; asıl soru iyi ya da kötü teolog olup olmadığımızdır. Kutsal Yazıları inceleyerek oluşturduğumuz düşünce ve inançların doğru olduğundan nasıl emin olabiliriz? Teoloji üretmek, bir pasajın basit yorumundan pasajı diğer metinlerle ilişkilendirmeye geçtiğimizde başlar. Biz bu sürece “teolojik yöntem” diyoruz. Teologlar bunu iyi yapabilmemiz için aşağıda inceleyeceğimiz adımları belirlemişlerdir. Teolojiyi iyi oluşturmanın önemli olmasının iki nedeni vardır. Makalemizde bu nedenleri ve nedenlerin arkasındaki gerçekleri araştırmaktayız.
Kitap
Tarihsel Bağlamın Tefsirdeki Rolü: Filimon Kitabı
Bağlamın tefsirdeki rolü kısmen Kutsal Kitap yorumcusunun tefsir tanımıyla bağlantılıdır. Tefsiri, bir metnin anlamını keşfetmek için kullanılan yöntem ve uygulamalar olarak tanımlıyorum. Bu tanım ışığında, hem tarihsel hem de edebi bağlamlar bir metnin anlamının belirlenmesinde önemli rol oynar. Tefsirde bu sorunun cevabını ararız: Bu yazar bu kelimeleri (anlambilim) bu diğer kelimelerle (sözdizimi) birlikte kullanarak bu zamanda ve yerde bu insanlara ne demek istemiştir? Bu sorunun cevabını aramak tefsir görevinin büyük bir kısmını kapsar. Bu makalede Filimon kitabını ele alarak bu konu irdelenir.
Tarih
Augustinus’ta Özgür İrade
Antik çağlarda bile özgür irade gibi bir konu üzerinde tartışan düşünürler vardı. Ancak Augustinus özgür irade hakkında yazan ilk düşünürdür. Özgür irade üzerine ilk yazılarından biri 388-395 yılları arasında yazdığı “De libero arbitrio”dur. Ayrıca Confessiones (İtiraflar) ve Tanrı Devleti adlı eserlerinde de bu konudan bahseder. Özgür irade hakkındaki tartışmalar günümüzde de devam etmektedir (bu konuda hiçbir zaman bugünkü kadar canlı tartışmalar olmamıştır). Bu makalede, “İnsan ne kadar özgürdür?” sorusu Augustinus’un cevabı doğrultusunda ele alınacaktır. İlk olarak, Augustinus’un özgür irade anlayışını, kendi yazdığı “De libero arbitrio” adlı eserine dayanarak sunacağım.
Hizmet
Pastörlerin Etik Kodları
Türkiye Kilisesi’nin son yıllarda maalesef gelişimi yavaşlamıştır. Bunun kilisenin dışından ve içinden kaynaklanan çok çeşitli nedenleri vardır. Dış nedenlerin birçoğunu kilise direkt olarak değiştiremeyebilir ama iç nedenleri değiştirmek çoğunlukla kilisenin kendi elindedir. Kilisenin gelişmesini etkileyen en önemli iç nedenlerden ikisinin kilise yönetimi ve önderlerin nitelikleri olduğunu düşünüyorum. Kiliseler iyi önderlerle sağlıklı şekilde işler ve gelişir. Önder veya önderler yeterince iyi olmazsa en iyi sistem uygulansa bile kilisenin sağlığı ve gelişimi bozuk olacaktır. Bu nedenle bu makalenin esas amacı iyi önderlerin gerekliliğine dikkat çekmek için önderlerin nitelikleri konusunda pastörlerin etik kodlarını gündeme getirmektir.
Kaynak
Kutsal Kitap’ın Türkçe Çevirisi (1. Bölüm)
Her çevirinin bir tarihi, bir tarihçesi vardır. Örneğin İngilizce konuşan ulusların hem edebiyat hem de ruhsal yaşamlarında önemli bir kilometre taşı var: Kral James, ya da King James Çevirisi. Bazı çeviri ve edebiyat uzmanları, bu çevirinin İngiliz dili ve edebiyatı üzerindeki etkilerini saymaya kalkmak, deniz kıyısındaki kumları saymaya kalkmak gibi bir şeydir derler. Onu izleyen çeviriler üzerindeki etkisini kolaylıkla görebiliriz. Tabii konumuz Türkçe Kutsal Kitap ve kitabın çevirisi olunca ilk çeviriyle ilgili bilgiler için zaman tünelinde bir 350 yıl kadar geri gitmemiz gerekir.