Bu sayfa yazdırılamaz.
Li-derkenar
Hayırseverlikten Vaz mı geçsek?
Gazetelerde ve internette yayımlanan birçok makaleye bakılırsa, Hristiyanlar’ın giriştikleri hayırseverlikler samimiyetsizdir, yıkıcı ve bölücü amaçlar güden misyonerlerin sinsi bir taktiğidir. Söz konusu makalelerin yazarlarına göre, hem Türkiye’deki hem de dünyanın diğer ülkelerindeki depremzedelerin imdadına koşan, hasta, muhtaç veya kimsesiz insanlara yardım eden ve bunlar gibi çeşitli ‘hayırsever’ girişimlerde bulunan Hristiyanlar takdir değil, kınamayla karşılanmalıdır. Acaba, suçlanmamak için bunları yapmaktan vaz mı geçsek?
Düşünce
Dünyaya Nasıl Bakılır? Dünya Görüşlerine dair Karşılaştırmalı bir Çalışma
Baskın dünya görüşlerini anlamak için değerli birkaç kitaptan alıntı, grafik ve tablo.
Kitap
Matta’nın İsa Öyküsünde Egemenliği Iskalamak: 2) Kavrama Yetmezliğimiz
Algılarımız nesnel değildir; insan olarak çoğu zaman görmeyi beklediğimizi görürüz. Geçen yazıda Göklerin Egemenliği’nin değer yargılarının benzersiz, alışılmadık olduğu için insanların onları algılamakta zorlandıkları gerçeğini işledim. Bu durumu ruhsal algı bozukluğumuz olarak adlandırdım. Ama Matta’nın anlattığı İsa öyküsünde bu sorunun bir başka boyutu da sergilenir: Egemenliğin farklı tabiatı ve Mesih’in beklenmedik misyonu açıklandığı halde, İsa’nın öğrencileri açıklananları bir türlü kavrayamadılar. Bu, bir bakıma, madalyonun öbür yüzü: Ruhsal kavrama yetmezliğimiz olduğu için egemenliği ıskalarız.
Tarih
Augustinus’ta Özgür İrade
Antik çağlarda bile özgür irade gibi bir konu üzerinde tartışan düşünürler vardı. Ancak Augustinus özgür irade hakkında yazan ilk düşünürdür. Özgür irade üzerine ilk yazılarından biri 388-395 yılları arasında yazdığı “De libero arbitrio”dur. Ayrıca Confessiones (İtiraflar) ve Tanrı Devleti adlı eserlerinde de bu konudan bahseder. Özgür irade hakkındaki tartışmalar günümüzde de devam etmektedir (bu konuda hiçbir zaman bugünkü kadar canlı tartışmalar olmamıştır). Bu makalede, “İnsan ne kadar özgürdür?” sorusu Augustinus’un cevabı doğrultusunda ele alınacaktır. İlk olarak, Augustinus’un özgür irade anlayışını, kendi yazdığı “De libero arbitrio” adlı eserine dayanarak sunacağım.
Hizmet
İyi Bir Kutsal Kitap Öğretmeninin Yedi Özelliği
Kutsal Yazıları öğretmek ruhsal bir armağandır, ancak aynı zamanda bir beceridir. Bu, herkesin öğretmen olmaya çağrılmadığı anlamına gelir; ayrıca birinin armağanının olması, becerilerini geliştirmeye ihtiyacı olmadığı anlamına gelmez. Öğretimin kalitesini etkileyen birkaç şey devreye girer: sesinizin tonu, ritmi ve hatta giyim tarzınız. Kutsal Yazıları öğretimin aşağıda anlatacaklarımdan daha da önemli yönleri vardır; örneğin Kutsal Kitap hakkında net bir anlayışa sahip olmak, konunuzu özenle incelemek ve en önemlisi metne sadık olmak gibi. Aşağıda ele alacağım her şeyi yaparsak, ancak öğrettiğimiz Kutsal Kitap metnini yanlış tanıtırsak, yalnızca insanları saptırmak konusunda daha iyi bir iş çıkarmış oluruz.
Kaynak
İnanç Savunması Üzerine Beş Görüş: Kitap İncelemesi
Bu kitap “Counterpoint Series” adlı seri yayımlardandır ve en önemlilerinden biridir. William Lane Craig, Gary R. Habermas, Paul D. Feinberg, John M. Frame ve Kelly James Clark inanç savunmasıyla ilgili kendi görüşlerini anlatırlar ve başkalarının görüşlerini değerlendirirler. Kişinin inanç savunması yaklaşımı, meyilli olduğu teolojik metoda bağlıdır. Sistematik teolojiyi kullanan veya kollarından biri olan inanç savunmasının değeri, sadece imanlı olmayanlara Müjde’nin gerçeğini savunmasında değil, imanlının Hristiyanlığın akla yatkın temeli anlamasını sağlamada görülmektedir.