Makaleler: Kitap
Makaleler: Kitap
Kitap makaleleri Kutsal Kitap yorumu, çalışması ve anlayışıyla alakalıdır.
Kitap
Kutsal Kitap Ayetleri Ekseninden İsa Mesih’in Tanrı Oğulluğu
İsa Mesih'in Tanrı Oğlu kavramı ülkemizde en çok sorgulanan Hristiyan öğretişi konularından biridir. Bu makale serisinde konuyu üç bölümde işliyoruz. Geçtiğimiz sayıdaki ilk makalede “İznik-İstanbul Bildirgesi ekseninden İsa Mesih'in Tanrı Oğulluğu” konusunu işlemiştik. Aşağıda bulunan ikinci makalede, Kutsal Kitap ayetleri ele alınarak Kutsal Kitap'ta Tanrı Oğlu kavramına nasıl yer verildiği konusu irdelendi ve İznik-İstanbul Bildirgesi'ndeki ifadelerin Kutsal Kitap'a uygunluğu tespit edildi. Bu iki makalenin imanlı kardeşlerin Hristiyan bakış açısından bu iki konuyu daha iyi anlamalarına yardımı olacağını umuyorum.
Kitap
Kutsal Kitap Nasıl Oluştu? Tanrı’dan Gelmiş Başka Sözler Var mı?
Her insan Tanrı’dan kesin ve net bir bildiri almak ister. Şeytan da hiç kimsenin Tanrı’dan kesin bir söz olduğunu bilmediğinden emin olmak ister. Kutsal Kitap diye adlandırdığımız kitabın Tanrı’nın sözü olduğundan emin olabilir miyiz? Kanon doktrini, bu konuyu enine boyuna düşünmemize yardımcı olur. “Kutsal Kitap’ın 66 kitapçığının Tanrı’nın gerçek sözleri ve Tanrı’nın tek gerçek sözü olduğunu nasıl bilebiliriz?” sorusunu yanıtlar. Bu doktrin bize, elimizdeki Kutsal Kitap’ın ve yalnızca Kutsal Kitap’ın Tanrı’nın tek sözü olduğuna dair bir güvence sağlar.
Kitap
Kutsal Ruh Kişisi ve Eylemi
Kutsal Ruh, “Üçlübirlik’in utangaç üyesi” olarak adlandırılmıştır. İsa Ruh’u tanımlarken, “Kendiliğinden konuşmayacak, yalnız duyduklarını söyleyecek” (Yuhanna 16:13) demiştir. Ancak Ruh’un dünyadaki eylemi ve imanlının yaşamında Ruh’un hizmeti göz ardı edilmemelidir. O’nun eylemi, dünyanın Tanrı’nın isteğini gerçekleştirmede ve yaşamlarımızı değiştirmede önemlidir.
Kitap
Markos 16 ve Yuhanna 8 Hakkında Ne Diyelim? Kutsal Kitap Güvenilir Mi?
Metin eleştirisi, anlaşılması zor da olsa, Kutsal Kitap’a güven duymamızın önemli bir parçasıdır. Markos 16:9-20 ve Yuhanna 7:53-8:11’in orijinal el yazmalarının bir parçası olarak kabul edilmediğini okuyan birinin aklına şu soru gelebilir: “Kutsal Kitap güvenilir mi?” Metin eleştirisi, Kutsal Yazıların güvenilirliğini belirlemek için dayandığımız bilimdir. Akademisyenler metin eleştirisi sürecini yürüterek hem dış hem de iç kanıtları kullanır, böylelikle eski bir belgenin orijinal metnini belirler. Metin eleştirisi neden gerekli? Çünkü eski metinlerle uğraşan biri kaçınılmaz olarak “el yazmaları”, yani kopyalanmış metinlerle uğraşıyor demektir. Dini ya da siyasi olsun, hiçbir eski metnin orijinali kalmamıştır. Dolayısıyla kopyalamadan bahsettiğimizde, kopya yapanların insani zayıflıkları ve hataları devreye girer.
Kitap
Matta’nın İsa Öyküsünde Egemenliği Iskalamak
İsa öğrencisi olmanın –başkalarını İsa’nın öğrencileri olarak yetiştirmenin de– hayati bir zorluğu vardır: Tanrı’nın egemenliğini yanlış algılamaya eğilimliyiz. Bu sorun Matta’nın anlattığı İsa öyküsünün temelinde yatar. Bu makale dizisinde Matta’nın işlediği bu ruhsal algı bozukluğumuz ve Tanrı’nın Egemenliği’ni ıskalama eğilimimize bakmak istiyorum. Bu konuyla alakalı olarak dört soruya bakacağım: (1) Matta’ya göre, Tanrı’nın egemenliğini doğru algılamakta neden güçlük çekeriz? (2) Matta, Onikiler’in tasviriyle hangi eğitici amaçları gütmektedir?
Kitap
Mesih Gibi Sevmek
Yuhanna, ilk mektubunda bize Tanrı’yla ve diğer inanlılarla içten bir paydaşlık içinde olup olmadığımızı anlamamıza yardımcı olacak üç yol önermektedir. Birincisi gerçeklik testidir. Eğer Mesih İsa’nın kimliği ve günah sorununu bütünüyle Tanrı ve bütünüyle insan olarak çözümlemesine ilişkin vazgeçilmez gerçekleri onaylamıyorsak, gerçeklik sınavından geçemeyiz ve ne Tanrı’yla ne de diğer imanlılarla gerçek ve içten bir ilişkiye sahip olabiliriz. İkincisi itaat testidir. Mesih’te olanlar bu gerçeği O’na itaatle yansıtırlar. Sonuncusu ise sevgi testidir. Sevgi testinden geçmek, Mesih’teki kardeşlerini fedakâr bir şekilde sevmeye kendini adamakla olur.
Kitap
Mezmurlar’ı Anlamak: Yapısı ve Anlamı
İnananlar çağlar boyunca Mezmurlar’ı okuyarak teselli buldular. Bu övgü ve ağıt ilahileri, Tanrı yolunda yürüyen kişinin ortak deneyimlerini yansıtır. “Tevrat ve peygamberlik kitaplarında, antlaşma geleneğinin tek sesi egemenken, Mezmurlar’da ve uygulamaya yönelik diğer kutsal yazılarda, Tanrı halkının özlemleri ve kaygıları egemendir.” Biz inananlar Mezmurlar yazarının ifade ettiği duygularla özdeşleştiğimiz için, Mezmurlar’ın mesajını keşfetme çabasına girmeden bu yazılardaki görüşleri kendi yaşamlarımıza uygulayarak bu yazıların dilini hemencecik kendimize uyarlamak eğilimindeyiz. Hâlbuki diğer tüm kutsal yazılarda olduğu gibi, Mezmurlar’ı da hayatlarımıza doğru bir şekilde uygulayabilmemiz için öncelikle anlamları yönünden inceleyip anlamamız gerekir. Mezmurun yapısını anlamak, içeriğini anlamamıza ve bunu daha açık şekilde uygulamamıza yardım edecektir.
Kitap
Müjde’nin Olmazsa Olmazı
Başkasına İsa Mesih hakkındaki Müjde’yi anlatmak hem en önemli vazifemiz hem de en büyük sevinçlerimizden biri olmalıdır. Peki, bu Müjde tam olarak nedir? İsa Mesih bizim için ölüp dirildi. Bu gerçeği kültüre ve kişiye uygun, etkili açıklayabilmeliyiz. Yanlış öğretiden, temel öğretilere ek yapmaktan veya önemli öğretileri göz ardı etmekten kaçınmalıyız. Bazen Müjde’yi bir öykü olarak sunarken böyle hatalarda bulunuruz; veya Müjde’yi sadece bu dünyaya uyarlarız; veya imanın yanı sıra eylem de görmek isteriz karşımızdakinden. Ama böyle şeyleri yapmak inanılmaz tehlikelidir.
Kitap
Müjde’yi Duymayanlar Kurtulabilir mi?
Çoğumuz Tanrı’nın sevgisini duyduktan sonra Mesih’e güvenmeye yöneldik. Bu denli sevilmekten zevk duyarız ve Tanrı’nın seçtiklerinden biri olduğumuza seviniriz. Ama Kutsal Kitap’ı öğrenmeye devam ettikçe ilahiyatta ima edilenler doğruluk ve adaletle ilgili algımıza ters gelebilir. Bu konulardan biri de budur: “Müjde’yi duymamış insanlar cehenneme gidecekler mi?” Burada asıl konu Tanrı’nın adaleti ve insanları sevmesidir. Bu makale aslında hem bu konuyu hem de başka zor konuları anlamamızı sağlayabilecek bir metodu açıklar. İzleyeceğimiz metot belirli bazı soruları sormaya dayalıdır.
Kitap
Müşterek Lütuf: Nedir ve Neden Önemlidir?
Her gerçek imanlı lütuftan haberdardır. Çünkü bir kişi ancak lütufla –iman yoluyla– kurtulabilir; ya da daha açık bir deyimle, aklanabilir (Ef. 2:8). Üstelik kurtuluşumuzun şimdiki ve gelecekteki durumu da –sırasıyla kutsallaştırılmamız ve yüceltilmemiz– ancak ve ancak Tanrı lütfunun işleyişiyle gerçekleşebilir. Böylece lütuf, kurtuluşun her yönünü oluşturur ve sürdürür. Ne var ki, bazı imanlılar, özel (kurtaran) lütuf ile müşterek (genel) lütuf arasındaki farkı ya bilmiyor ya da tam anlamıyor. Bu kısa yazının amacı, dünya görüşümüzü belirleyen ve müjdelemeyi etkileyen müşterek (genel) lütuf öğretisini ve önemini incelemektir.