Makaleler: Düşünce
Makaleler: Düşünce
Düşünce makaleleri Hristiyan dünya görüşü, düşünce şekilleri, mantık ve felsefe ile alakalıdır.
Düşünce
Hatalar Teolojisi İçin Bir Astar
Kim tamamen hatasız bir gün yaşamış? Eğer hatanın ne olduğunu doğru anlıyorsak ve aktif insanlarsak, hiçbirimiz yaşamadık. Başkalarının hatalarıyla birlikte yaşıyor ve onlarla etkileşime giriyorsak, hata yapma potansiyelimiz daha da artar.
Düşünce
Hristiyan Özgürlüğü ve Alkol Konusu
Kutsal Kitap bir konuyu net bir şekilde açıklıyorsa, o yönde doğru davranmak “zor” olsa da en azından neye karar vermemiz gerektiğini biliriz. Kutsal Yazılar cinsel paklık, gerçeği söylemek ve iyilik yapmak gibi konularda açık ve nettir. Kutsal Kitap’ta kutsallık ve günahla ilgili net öğretişler buluruz. Peki, İncil’in o kadar net açıklamadığı konularda ne yapalım? Kuşku hissettiğimiz konularda hangi temel üzere karar verebiliriz? Hristiyan özgürlüğü öğretisi, Kutsal Kitap’tan belli bir yol bulamadığımız kararlar için yol gösterir.
Düşünce
İnanmadan Önce Ait Olmak mı?
“Ait olmak inanmaktan önce gelir.” Yaklaşık yirmi yıldır Hristiyan çevrelerde bu ifadenin dilden dile dolaştığını duyuyorum; bu ifade, meraklıların Mesih’i kucaklamadan önce kendilerini kilisenin bir parçası gibi hissetme arzusundan kaynaklanıyor. Dördüncü Lozan Kongresi’ndeki1 bir oturumda, Z olarak adlandırılan kuşağa müjde ile ulaşma stratejileri üzerine yapılan bir sunumda bu söz gündeme geldi: “İnanmadan önce ait olduklarını hissetmeleri gerek!” Ama müjdelemek için bu yaklaşım gerçekten makul müdür? Gelin bunu beraber araştıralım…
Düşünce
İyi Felsefe Yapmak
Felsefenin üzerinde uzlaşılaşılan bir tanımını bulmak güç ve bağlamına göre çeşitli felsefe tanımları görmek mümkündür. Felsefe, Antik Yunanca philosophia sözcüğünden gelir ve birebir anlamıyla, “hikmet sevgisi” demektir. Elbette bu haliyle oldukça geniş bir kümeyi kapsar; bu nedenle çeşitli ayrımlara yer vermek iyi bir başlangıç olabilir. Örneğin, Francis Schaeffer felsefe sözcüğünün iki kullanımına dikkat çeker. Ona göre felsefe “ilk anlamıyla, akademik bir konu, bir bilim dalıdır.” Felsefe dendiğinde insanların aklına gelen çoğunlukla, akademik bir uğraşı olan bu anlamıdır. Bununla birlikte felsefenin diğer anlamı daha geniş bir kitleyi kapsar. Bu ikinci anlamı dünya görüşüdür. Felsefe ilk anlamıyla oldukça sınırlı bir grubu imlerken bu ikinci anlamıyla herkesi içerisine alır ve düşünce sistemlerine göndermede bulunur. Ancak ikinci anlam konusunda bir ayrım daha yapmak yerinde olur. Şöyle ki kişi doğrudan, pasif bir şekilde bir dünya görüşüne sahip olmuş da olabilir, belirli bir eleştirel ve derin düşünme faaliyeti sonrasında da. Her iki anlamı da felsefenin insan için kaçınılmaz bir şey (bir uğraşı) olduğunu göstermektedir.
Düşünce
Kimse Bağımlılık Kelimesinden Hoşlanmıyor: Bir Sosyal Medya Teolojisine Doğru
Bağımlılık: Bu kelime özdenetim eksikliği, uyuşturucu veya alkol, sigara veya pornografi gibi yıkıcı bir şeye kölelik anlamına gelir. Peki bir kişi hayata olumlu etkileri olan eylemlere bağımlı olabilir mi? Bu kısa makalede sosyal medyanın kişisel hayatımızdaki etkileri değerlendirilmeye çalışılacaktır. Belirli bir sosyal medya platformunu ya da cep telefonu kullanımını hedef almayacağım. Amacım, modern yaşamın bu önemli parçası ile tanrısal yollarla etkileşim kurmamıza yardımcı olabilecek daha geniş kategorileri ve ilkeleri incelemektir.
Düşünce
Koronavirüs Covid-19 ve İmanlı
Son bir iki ay içinde dünyamızın odak noktaları değişti. Virüs ve ona karşı girişilen müdahaleler herkesin hayatı etkiliyor. Böyle bir dönemde imanlının görüşü ve yaklaşımı ne olmalı? Birçok değerli kardeş görüşlerini birçok mecrada paylaştı ve paylaşmakta. Bunlardan faydalanarak bu konu hakkında sizlere bir şeyler sunmak yerinde olur diye düşündük.
Düşünce
Maske Takmak ve Yasa
Covid-19 vakalarının düşüşe geçtiği ve önlemlerin gevşetilmesini beraberce yaşadığımız günlerden geçerken, sosyal mesafeyi korumak, dezenfektan kullanmak ve özellikle maske takmak vazgeçilmez önlemler olarak yaşamlarımızdaki yerini sürdürmekte. Öte yandan toplumun bir kesimi bu önlemleri bile ihmal etmektedir. Bu ihmalin sebebi ise artık alınan önlemlerin işe yaradığına duyulan inancın yitirilmesi ve kişilerin “canının istememesi”. Ancak durum kişinin “canının istememesine” bırakılacak kadar basit değildir çünkü kişi bu önlemleri almayarak sadece kendi sağlığı için değil, başka insanların sağlığı için de tehlike oluşturmaktadır. İçinde bulunduğumuz bu ciddi durumda akıllara şu sorular gelebilir: “İnsan ölümüne sebep olabileceğini bile bile neden bu riski alır? İnsanların hayatta kalması için alınan önlemlere kişi neden direnç gösterir ve canının isteğini yapmaya devam ederek hem kendi hem de başkalarının hayatını riske atar?” Bu sorunun cevabına dair fikri, Kutsal Kitap’ın Eski Antlaşma (Tevrat, Zebur) bölümlerinde yer alan ve İsrail halkının tarihini anlatan sayfalar verebilir.
Düşünce
Teolojik Yöntem: Teoloji Üretmenin Gerçekten Bir Yöntemi Var
Kutsal Kitap’ı okuyan her kişi bir teologdur; asıl soru iyi ya da kötü teolog olup olmadığımızdır. Kutsal Yazıları inceleyerek oluşturduğumuz düşünce ve inançların doğru olduğundan nasıl emin olabiliriz? Teoloji üretmek, bir pasajın basit yorumundan pasajı diğer metinlerle ilişkilendirmeye geçtiğimizde başlar. Biz bu sürece “teolojik yöntem” diyoruz. Teologlar bunu iyi yapabilmemiz için aşağıda inceleyeceğimiz adımları belirlemişlerdir. Teolojiyi iyi oluşturmanın önemli olmasının iki nedeni vardır. Makalemizde bu nedenleri ve nedenlerin arkasındaki gerçekleri araştırmaktayız.
Düşünce
Umut
Umut görünmez, ona dokunamayız, ancak onunla yaşayabiliriz. Umudun kendisi, geçip gitmeyen sonsuza dek kalıcı olan Tanrı’nın kendisindedir. Çünkü o ezelden ebede aynıdır ve kalıcıdır.
Düşünce
Yirminci Yüzyıl Teolojisinde Üçlübirlik’le İlgili Önemli Bir Konu Gözden Kaçırıldı
Kilise tarihinde kilise babalarımız en önemli inanç bildirgelerinden (en önemli inanç bildirgesi ifadesi tartışılabilir) birini –İznik İnanç Bildirgesi’ni– savunduklarında Kutsal Kitap’a ve geleneksel imana dayanan Üçlübirlik doktrininin ve kilisenin tehlikede olduğuna inanıyorlardı.