Makaleler
Makaleler
Tarih
Aziz Augustinus’un İlahiyatı: Günah ve Kurtuluş Doktrinlerine Katkısı
Aziz Augustinus’un ilahiyatı hakkında yılda ortalama 400 civarında makale, kitap vb. yazı üretildiğini duymuş muydunuz? Bizlere o kadar yazı miras bırakmıştır ki belki de bu sayılar bizi şaşırtmamalıdır! Dahası, Batı Kilisesi tarihçilerinin üzerinde uzlaştığı en temel noktalardan biri Aziz Augustinus’un Batı’nın ilahiyatına yaptığı kayda değer katkıdır. Gerçekten de onun Katolik Kilisesi’nin ve reform sonrası Protestan topluluklarının görüşlerine etkisi öyle derindir ki farkında olalım veya olmayalım Kutsal Kitap’ı yorumlarken ve Hristiyan ilahiyatımızı yapılandırırken birçok savımızı o çok önceden belirtmiştir. İnanıyorum ki “sevgi” üzerine temellendirdiği ilahiyatını yeniden hatırlarken, bu dönemlerde öne sürülen birçok ilahiyat görüşünün izini onda göreceğiz.
Li-derkenar
Bizi Bekleyen Unutkanlık
Neden unuturuz? Hatırlayamadığımız için galiba! İnsan yaşlandıkça daha unutkan olması olağan sayılır. Bazen hatırlamak işimize gelmediği için unuturuz. Şimdiki dünyada ve gelecek dünyada unutkanlığın olumlu ve olumsuz etkilerini birazcık düşünelim.
Kaynak
Ruhunuzu Koruyarak Kilise Kurmak
Kilise kurarken dışarıdan zorluklarla karşılaşmayı genelde bekleriz. Bunlar karşısında doğru olmak için dua ederiz ya da ruhsal savaşın gerektirdiği başka davranışlar sergileriz. Fakat içsel hazırlıkları yapmıyorsak karşılaşacağımız zorluklar ruhsal hayatımıza yıkım getirebilir. Tim Morey yazdığı kitabında bir kilise kurucusunun karakterini ve bilgeliğini geliştirmesinin gerekli olduğunu anlatır. Onun yazdıkları, hizmet eden bizlere bir rehberdir.
Kitap, hizmetçinin on alanda kendine sorması gereken sorular şeklinde konuyu ele almaktadır.
Li-derkenar
Yazar Yaşar
Yazar olarak, son günlerde “Yazar için başarı nedir?” sorusunu düşünüyorum. Bu sorunun bazı yanıtlarına somut örneklerden yola çıkarak bakmak istiyorum.
Tarih
Hristiyanlar ve İlk Hastaneler
Modern Batı, antik Yunanistan ve Roma’ya çok şey borçludur, buna anayasal hukukun yapı taşları ve akademik kolların geleneksel kategorileri de dahildir. Bizim bilimsel terimler bile Grekçe ve Latinceden gelir. Ne var ki, modern Batı uygarlığına hastaneleri Grek Roma dünyası vermedi. Bu kurumlar ilk olarak İ.S. 4. yüzyılda Roma İmparatorluğu’nun Yunan (doğu) yarısındaki Hristiyan kiliseleri tarafından örgütlenerek ortaya çıktılar.
Li-derkenar
İsa’ya benzer olmak için daha mı karamsar olalım?
Hayal ettiğimiz ilişkiler nasıl? Kardeşlerden neler bekleriz? Bir soru daha: İnsanlar ve ilişkiler neden bizi bu kadar sık hayal kırıklığına uğratır? Buna Hristiyanlar olarak tepkimiz ne olmalıdır? Bu makale bu düşünceleri irdeler.
Kaynak
Tanrı’ya Yaraşır Tutumla Fikir Ayrılığı Yaşamak
Layton Talbert, Hristiyanlara anlaşmazlıklarla başa çıkma konusunda rehberlik eden bir dizi makale yazmıştır. Onun öğrettikleri, kilisede sağlıklı ilişkiler kurmamıza yardımcı olacak bir çerçeve sunar. Bu makalede, bazı açıklayıcı yorumlarla birlikte Talbert’in serisinden alıntılar yer almaktadır.
Hizmet
Anlatı Eleştirisiyle İlgili Bir Örnek
İsa’yı anlatan Müjde temalı öykülerin mesajını derinlemesine kavramaya gayretli olmalıyız, tabii ki. Ama o gayretle bazen İncil’in söz konusu kitabının içerdiği ayrıntılara kitabın kapsamlı mesajını gözden kaçıracak kadar takılabiliriz. Kutsal Kitap’tan değil, günlük hayattan bir örnek düşünelim. Nasrettin Hoca’nın “ye kürküm ye” sözüyle bilinen fıkrasını daha iyi anlamak için İnternet’te üç ayrı versiyonunu buldum. Bunlar anlatı eleştirisinin Kutsal Kitap’taki metinlere nasıl uygulanabileceğine dair bir örnek sunmaktadır.
Hizmet
İyi Bir Kutsal Kitap Öğretmeninin Yedi Özelliği
Kutsal Yazıları öğretmek ruhsal bir armağandır, ancak aynı zamanda bir beceridir. Bu, herkesin öğretmen olmaya çağrılmadığı anlamına gelir; ayrıca birinin armağanının olması, becerilerini geliştirmeye ihtiyacı olmadığı anlamına gelmez. Öğretimin kalitesini etkileyen birkaç şey devreye girer: sesinizin tonu, ritmi ve hatta giyim tarzınız. Kutsal Yazıları öğretimin aşağıda anlatacaklarımdan daha da önemli yönleri vardır; örneğin Kutsal Kitap hakkında net bir anlayışa sahip olmak, konunuzu özenle incelemek ve en önemlisi metne sadık olmak gibi. Aşağıda ele alacağım her şeyi yaparsak, ancak öğrettiğimiz Kutsal Kitap metnini yanlış tanıtırsak, yalnızca insanları saptırmak konusunda daha iyi bir iş çıkarmış oluruz.
Tarih
Tanrı’nın Benzerliği Fikrine Dönüş
Bir dönem hayal edin, yüksek öğrenim, gelir seviyesinde bir sıçrama tahtası olarak değil, karakter oluşturmak için amaçlanan bir dönemi hayal edin. Bir dönem hayal edin, üniversite öğrencileri –bugünlerde pek çok kişinin savunduğu– politik haklılık ve kimlik politikaları yerine gerçeğin peşinden gitsinler. Üniversite eğitimi idealimizin ortaya çıktığı Orta Çağ yılları işte böyle bir dönemdi.